Tarihçi Yazar Işık, Çanakkale’nin Maraşlı Şehitlerini Anlattı
Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi’nin 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi ve Şehitlerini Anma Günü Programları kapsamında tüm ilçeler de düzenlediği ‘’Çanakkale Geçilmez ve Çanakkale’nin Maraşlı Şehitleri’’ konferansı Arslanbey Sağlık Meslek Lisesi konferans salonunda Göksun Belediyesi işbirliği ile düzenlendi.
İlçe Müftüsü Mustafa Türken’in tüm şehitlerimiz için Kur’an-ı Kerim tilaveti okuduğu Konferans’ta, ortaokul 8. Sınıf öğrencisi Damlanur Gün, kendi kaleme aldığı Destanlaşan Şehir Çanakkale adlı şiiri ve Fen Lisesi öğrencisi Halil İbrahim Okumuş’un okuduğu Mehmet Akif Ersoy’un Atiyi Karanlık Görerek Azmi Bırakmak isimli şiiriyle program devam etti. Konuşma yapan İlçe Kaymakamı Cengiz Ayhan Çanakkale’nin yeniden diriliş olduğunu belirten konuşmasının ardından Göksun belediye Başkanı Hüseyin coşkun Aydın Şanlı ecdadın 102 yıl önce yazdığı destan ümmet bilinci ile sırt sırat veren yaşlısı genci tüm inananların ortak gayesidir diyerek şunları kaydetti.
Şanlı tarihi destanlarla dolu olan ecdadımız bundan tam 102 yıl önce Çanakkale’de bir destan daha yazdı. Çanakkale’yi destanlaştıran en önemli husus, kardeşlik ve ümmet bilinci ile sırt sırta veren, vatanını, milletini ve ümmetini seven genci, yaşlısı, kadını ve erkeği ile inanarak şehadete koşa koşa giden yüzbinlerin ortak gayesidir.
Çanakkale’yi destanlaştıran ortak gayeyi ve inancı, anlamanın, bilmenin ve o ruhu her zaman yüreğimizde yaşamının ve yaşatmanın hepimizin görevi olduğuna inanıyorum. Başta 15 Temmuz kanlı darbe girişimi olmak üzere son yıllarda ülkemizde ve Müslüman coğrafyasında yaşadıklarımızı, Çanakkale’den bağımsız değerlendiremeyiz. Bu gün yaşadıklarımızı daha iyi anlamak için Çanakkale’ye, Çanakkale’yi anlamak için daha gerilere bakmamız gerekir.
Saygıdeğer hemşehrilerim, Çanakkale’yi anlamak için, Hazreti Ömer’in Kudüs’ü fethinin, Sultan Alparslan’ın Anadolu’nun kapılarını Türklere açmasının, Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethetmesinin ve bu aziz milletin 600 yıl boyunca dünyaya İslam’ın barış ve adaletini yaymasının ne anlama geldiğini bilmek gerekir. Bunların anlamlarını bilmezsek, Türk ve Müslüman coğrafyasında yaşananların 921 yıl önce başlayan haçlı seferlerinin bir parçası olduğunu bilmeyiz.
Sevili gençler, 921 yıldır Türk ve Müslüman topraklarına Haçlı Seferleri düzenleyenlerin yöntemleri hep farklı oldu, fakat niyetleri hiçbir zaman değişmedi. Kudüs ve İstanbul’un intikamını almak ve dünya üzerinde yeniden sömürü sistemlerini kurmak. İşte Çanakkale’yi Çanakkale yapan, dünya tarihinde eşine az rastlanır bir savaş ve bir destan yapan, Hak ile Batılın, Hilal ile Haçın yeniden varoluş ve diriliş savaşı olmasıdır.
Bizler her ne kadar geç anlasak ve idrak etsek de haçlılar, dünyanın en gelişmiş orduları ile saldırdıkları Çanakkale’de ümmet ve kardeşlik bilinci ile hareket eden, kalbi iman dolu bir nesil karşısında kaybettiklerini çok iyi biliyorlar. Bunun için de 102 yıldır, ümmet ve kardeşlik bilincimizi yok etmeye, bizi biz yapan değerlerimizi unutturmaya, bu cennet vatanda kardeşkanı dökmeye ve bizi birbirimize düşman etmeye çalışıyorlar.
Türkiye ne zaman güçlenmeye, bölgesinde söz sahibi olmaya başlasa, askeri müdahalelerle, muhtıralarla, sağ-sol olaylarıyla, iç karışıklıklarla ve terörizmle önümüze set çekmeye, Edirne ile Kars arasına sıkışmış bir Türkiye algısı oluşturmaya çalıştılar. Ne zaman ki bu algıyı yıkmaya, kendi medeniyet coğrafyamızla buluşmaya başladık, farklı yöntem ve usullerle saldırdılar. Hamdolsun ki her seferinde ayaklarımıza bağlanmak istenen prangalardan kurtulmayı başardık.
Sevgili gençler, son yılların en popüler savaş unsuru olan terör örgütleri, uluslararası güçlerin de desteğiyle, yüzlerce yıldır süre gelen haçlı anlayışının taşeronu oldular, olmaya da devam ediyor. FETÖ terör örgütünün kalkıştığı 15 Temmuz kanlı darbe girişimi ise bunun son örneğidir. Hepimizin bizzat yaşadığı o uzun gecede, o satılmış taşeronlar, vatan hainleri, gerçek yüzlerini ortaya koydular. O alçaklar bizi ülkesiz bırakmak istediler, o hainler bizi vatansız, bayraksız, devletsiz bırakmak istediler. Tıpkı 102 yıl önce Çanakkale’de olduğu gibi.
Sevgili gençler, işte bu nedenlerle en çok ihtiyaç duyduğumuz şey Çanakkale ruhudur. Birlik ve beraberlikle en zor koşullardan nasıl zaferle çıkılır işte o dönemden öğreniyoruz. O ruhu, ümmet ve kardeş olma bilincini yeniden tesis etmemiz halinde ne Anadolu’yu, ne Müslüman coğrafyasını, ne de mazlum milletleri hiçbir güç parçalayamaz, bölemez ve sindiremez.
Çanakkale ruhunu en iyi anlatan milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un İstiklal Marşımızdaki,
Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim: Bendimi çiğner, aşarım;
Yırtarım dağları, enginlere sığmam taşarım.
dizelerinin bize en güzel ışık ve yol gösterici olduğuna inanıyorum.
Üstat Mehmet Akif’in dediği gibi, “Allah bir daha bu millete İstiklal Marşı yazdırmasın”. Rabbim, bir daha bu milleti Çanakkale Savaşı ve Kurtuluş Savaşı yapmak durumda bırakmasın. Rabbim, bir daha 15 Temmuzları yaşatmasın. Rabbim birliğimizi, dirliğimizi ve beraberliğimizi bozmasın. Ülkemize, vatanımıza ve milletimize tefrika sokmak isteyen, bölmek ve parçalama isteyenlere de ilelebet fırsat vermesin.
Bu duygu ve düşüncelerle büyük bir destan yazan, övgülerin en güzeline layık olan, bu güzel vatanımız için canını feda eden aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle yâd ediyorum, mekânları cennet olsun. Dedi.
Göksun Kaymakamı Cengiz Ayhan ise:18 Mart Çanakkale Şehitlerini anma vesilesi ile düzenlenen konferansa hepinize hoş geldiniz diyorum. Çanakkale Zaferi, dünya tarihine geçen en önemli zaferlerden bir tanesidir. Bu vesile ile Çanakkale zaferini unutmamalıyız, unutturmamalıyız ve en önemlisi çocuklarıma anlatmalıyız. Türk Milleti dünyanın en güçlü ordularına Çanakkale de kahramanlıkla mücadele ederek Çanakkale’nin geçilmeyeceğini bu milletin esaret takmayacağını bir kez daha göstermiştir. Tüm şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Gazilerimize şifalar diliyorum. Bu konferansın düzenlemesinde emeği olan Büyükşehir Belediye Başkanımızı Fatih Mehmet Erkoç’a ve Göksun Belediye Başkanımız Hüseyin Coşkun Aydın Bey’e ayrıca değerli konferans Hocamız Mehmet Işık Bey’e teşekkür ediyorum. Dedi.
Kaymakam Ayhan’ın konuşmasının ardından Tarihçi Yazar Mehmet Işık konferansa başladı. ‘’Her yüzyıl da başımıza bir felaket gelir. Tarih’te bu hep böyledir. 2015 Hendek Savaşları, hepinizi bilirsiniz ki kendi ülkemiz içinde hendek kazdılar. İngiliz’den Amerika’dan Fransız’dan Rus’dan aldıkları silahlarla gencecik çocuklarımız şehit ettiler. Yıl 1915, tam yüzyıl önce yine karşımızda İngilizler, Fransızlar, Ruslar… O kadar kibirli milletti ki bunlar, diyorlardı ki İstanbul’a gireceğiz, boğazda beş çayı içeceğiz, Türklerin parasını kullanmamıza gerek yok dediler kendi paralarını dahi bastırdılar. Onların planları vardı da Allah’ın plan yok mu Göksunlular. Güçlü bir devlettik, 600 yıl boyunca dünya da hükümdarlık sürdük. Bazen Padişahlarımızın bir mektubu yetti. Bazen bir yeniçeri kıyafetimiz yetti dünya da nizamı sağlamak adına. Fransa Kralına yazıyordu Sultan Süleyman Han; Duydum ki ülkende ahlaksızlığı yayacak bir dans faaliyetinde bulunuyorlarmış. Gelir sarayını kafana yıkarım.’’ diyordu. O dirayetli Sultanlar, O güçlü Hükümdarlar karşısında tirtir titriyorlardı. 1850 yılına geldiğimizde eski ihtişamını yitiriyordu. Osmanlı 24 milyon metrekare alandan küçüle küçüle bir Arap yarımadası birde Anadolu elimizde kalmıştı.
1815-1915-2015,tezgah 1815 te kurulmuş. Tarihlere bakın. Gençler sizlerden büyük adamlar istiyoruz. Çanakkale’yi anlatmak değil, yaşamak ve onların tarihini unutmamak gerek. Bizlere Fatih Sultan Mehmet gibi Sultan Süleyman Han gibi bir fermanı yetecek Liderler lazım. Bunu 2015’te gördük, Allah Cumhurbaşkanımızdan razı olsun. Meydanlar da yeniden bir olduk.9 yıl askerlik yapan Seyit Onbaşı’nın tarihini unutmamak gerek. 9 yıl sonra evine geldiğinde biz kız çocuğu var. Tanımıyor babasını. Kapıyı çalıyor. Kız çocuğu sesleniyor. ‘’ Anne bir adam geldi.’’ Kadın görünce Seyit’i kızım bu senin baban. İşte bizde kadınlar bekler, umudu asla kesmez. Andırınlı Ramazan Çanakkale’ye gidecek eşinden ayrılamıyor. Eşi diyor ki Abdurrahman Çavuş’a amca Ramazan’a söyle gitmezse Çanakkale’ye onu vallahi boşarım. Bize böyle kadınlar kızlar lazım, erkekten daha erkek, Seddülbahir’de 250 erkeği toprağa gömen Kara Fatmalar lazım. Aile Bakanımız gibi kadınlar lazım.‘’
Işık Çanakkale Savaşı’nın yedi düvele karşı verildiğine dikkat çekerek çocuklarımızın eğitiminde Çanakkale’den başlanılması gerektiğini söyledi. Yaşanmış olayları örnek göstererek daha anlaşılır halde açık anlatımlarda bulundu. Tarihimizi çok iyi anlamamıza dikkat çekerek salondaki katılımcılarım kalabalık olmasından dolayı mutlu olduğunu dile getirdi.
Konferans’ın sonunda Başkan Aydın, Tarihçi Yazar Mehmet Işık, İlçe Müftüsü Mustafa Türken ve şiir okuyan öğrencilere çiçek ve çeşitli hediyeler verdi. Tarihçi Yazar Mehmet Işık’ın Kitap imzalaması ile son buldu.
Programa Göksun Kaymakamı Cengiz Ayhan, Göksun Belediye Başkanı Hüseyin Coşkun Aydın, Tarihçi Yazar Mehmet Işık, Kahramanmaraş Kültür Daire Başkanı Mustafa Semerci, Göksun Müftüsü Mustafa Türken, Ak Parti Göksun Kadın Kolları Başkanı Hürühan Baz, Göksun Esnaf Odaları Başkanı İhsan Köroğlu, Göksun Kent Konseyi Başkanı Ziraat Mühendisi Bahadır Bolat, Göksun Ziraat Odası Başkanı Selim Cüce, Göksun Sulama Birliği Başkanı Ramazan Kılınç, Göksun Belediye Meclis Üyeleri, Gaziler, öğrenciler ve çok sayıda vatandaş katıldı.