Gökkaya; “Hain Darbe Girişiminin Türkiye Ekonomisine Etkileri…”

Gökkaya Grup Direkötürü hemşerimiz Murathan Gökkaya, 15 Temmuz Darbe girişimin Türk ekonomisine etkilerini yazdı.

Gökkaya Grup Direktörü Murathan Gökkaya, Gökkaya Grup Kurumsal İnternet Sitesinde kaleme aldığı ”15 TEMMUZ 2016” HAİN DARBE GİRİŞİMİNİN TÜRKİYE EKONOMİSİNE ETKİLERİ başlıklı makalesinde bir daha yaşanmasını asla arzu etmediğimiz 15 Temmuz gecesindeki Darbe girişimi sonrası Türk Ekonomisinin nasıl etkilendiğini ve Darbe girişimi sonrasında Dünyayı şoke eden Ekonomik toparlanmamızı konu edindi.

Gökkaya yazısında şunları kaydetti;

”15 TEMMUZ 2016” HAİN DARBE GİRİŞİMİNİN TÜRKİYE EKONOMİSİNE ETKİLERİ…

Öncelikle merhabalar,

Geçtiğimiz senelerde aylık olarak, daha önceden belirlediğim ekonomik ve sektörel konularla alakalı yayınladığım aylık makaleleri 2016 başından beri malesef aksatıyorum.

Öncelikle sizlerden bu konuyla alakalı özür diler, böyle bir aksaklığın yaşanmaması için bundan sonraki makalelerimi aylık olarak önceden belirlediğim konular üzerine yazmak yerine, kendimi yazmaya yeterli, hazır ve zinde hissettiğim zaman, okumaktan daha fazla keyif alacağınız formatta, zaman aralığı ve yazma sıklığı belli olmadan yazacağımı belirtmek istiyorum.

Bu makalemde ”15 Temmuz 2016” hain darbe girişiminin Türkiye ekonomisine etkileri…’’ başlığı altında 15 Temmuz 2016 hain darbe girişimi sonrası ülkemizdeki ekonomik gelişmelerden, sebeplerinden ve genç bir kardeşiniz olarak ülke ekonomimizi daha iyiye götürmek için ne gibi önlemler almamız ve neler yapmamız gerektiğinden bahsedeceğim.

Bu gün 17.11.2016-Perşembe,

Hain darbe girişiminin üzerinden 4 aydan fazla bir süre geçti. Ülkemizde hayat 16 Temmuz 2016 yani 15 Temmuz 2016’nın ertesi günü ekonomik anlamda normal akışında devam etti ve vatanın seven her bir birey ülkem için ‘’bende bir şeyler yapmalıyım’’ düşüncesiyle işine gücüne koştu ve ülke ekonomisini durdurmadı. Hatta halk, ülke ekonomisine katkım olsun diye ciddi miktarda dövizini bozdurup, piyasaya sürdü. Lakin, 15 Temmuz 2016 hain darbe girişimi sonrası doğal olarak ülke ekonomimiz üzerinde ciddi olumsuz etkiler oluştu.

Örneğin;

 *Ülkemizde yükselişi en büyük ekonomik kriz sinyallerinden biri olan döviz (özellikle Euro ve Dolar) Amerika’daki başkanlık seçimleri, jeopolitik riskler, devam eden dış ve iç askeri operasyonlar, başkanlık sistemi tartışmaları ve irili-ufaklı birçok etken sonrası tarihi rekor seviyeleri olarak nitelendirilebilecek seviyelere yükseldi.

*Öte yandan ülkemizdeki lokomotif sektörlerden biri olan inşaat sektöründe kış sezonununda etkileriyle ciddi bir durgunluk baş göstermeye başladı.

*Enerji sektöründe arzu edilen ilerleme son dönemde kaydedilemiyor.

*İhracat rakamları çok iç açıcı değil.

*Çiftçiler özellikle bazı dış ülke pazarlarının kapanmasıyla beraber ürün fiyatlarında ciddi bir düşüş yaşandığını, alıcı bulamadıklarını ve kazançlarının ciddi anlamda düştüğünü belirtmekte.

*Hayvancılıkla uğraşanlar yüksek yem fiyatlarından ve kar oranlarının ciddi anlamda düştüğünden bahsetmekte.

*Orta ve Küçük ölçekli esnaf iş olmadığından ve alacaklarını tahsil edemediğinden yakınıyor.

* Uluslararası bazı yatırım derecelendirme kuruluşlarının 15 Temmuz 2016 hain darbe girişimi sonrası ülke puanımızı düşürmesi, ek olarak bazı ülkelerin yaratmak istediği Türkiye güvenli bir ülke değil imajı, ve bir takım belirsizlikten ötürü ülkemize yapılan ve yapılacak olan dış yatırımlar yavaşlamış durumda…

Bunun gibi alt alta sıralanabilecek birçok konu ve problem mevcut piyasalarda ‘’15 Temmuz 2016’’ hain darbe girişimi sonrası. Aslına bakarsanız, yaşanan bu büyük travma sonrası oluşan olumsuz ekonomik gelişmeler ve belirli bir süre daha yaşanacak olan durgunluk normal.

Lakin problem şurada başlıyor,

Bazı kesimler bu durumun süreklilik arz etmesini arzuluyor.

VE…

Asıl sebep ise şu,

Ülkemizin seçilmiş yöneticilerini darbeyle, suikastlerle deviremeyen, milletimizi bölemeyen ve ülkemizi parçalayamayan içerideki hainler ve dışarıda Türkiye’nin gelişmesini istemeyen düşmanlarımız, ülkemizi ciddi bir ekonomik buhrana sürükleme planını oluşturmuş ve planı uygulamaya çalışmakta.

Piyasa üzerinde ciddi bir algı yönetimi yapılıyor. Ülkemizin içerideki ve dışarıdaki düşmanları Türkiye güvensiz ülke, Türkiye’de hukuk yok, Türkiye’ye yatırım yapmayın ve Türkiye yarını belli olmayan bir ülke imajını oluşturmaya gayret ediliyor.

İmkanı olan yatırımcı bile aman yarın beklenmedik bir şey olur mu ? diye parasını yastık altında tutmayı tercih eder durumda.

Ödemesi olan aman biraz daha öteleyelim yarın ne olacağı belli değil demekte.

İnsanlar ihtiyaçlarını ve harcamalarını ötelemekte.

Aslında bunu yaparak belki de farkında olmadan Türkiye’ye karşı oynanmaya çalışılan oyuna seyirci kalmakta

Bu makaleyi okuma zahmetini gösteren çok kıymetli okuyucular,

Aklınıza kalın harflerle yazın ve herkese anlatın! Bu gün ülkemizde ekonomik kriz çıkması için bazı kesimlerce yapılan algı operasyonları hain darbe girişiminin 2. Safhası.

15 Temmuz 2016 hain darbe girişimi sonrası, demokrasi nöbetlerinde gösterdiğimiz özveriyi, bu gün ülke ekonomimizi tekrar güçlü vaziyete getirmek için tekrardan göstermeliyiz.

Darbeyle, öldürerek, yıldırmaya çalışarak devirmedikleri bir milleti aç, işsiz ve çaresiz bırakarak devirmeye çalışıyorlar…

Lakin emin olun başarılı olamayacaklar!

Unutmayın!

Gecenin en karanlık ve ebedi göründüğü an; gün ışığının en yakın olduğu andır.

Şu kritik süreçte;

Ülkemize dünden daha fazla sahip çıkmalıyız. İmkanlarımız ölçeğinde yatırımlarımızı, ödemelerimiz ve harcamalarımızı daha hızlı, daha güvenli ve daha cesur yapmalıyız. Bu ülkeye sonuna kadar güvenmeliyiz.

Ülkemiz ve bulunduğumuz bölge coğrafyası zor günler geçiriyor. Oynanan oyunun farkında olmalıyız. Ülkemiz ve bölgemiz üzerinde hain planları olanlara fırsat vermemeliyiz.

Karamsarlığa kapılmamalıyız.

Ekonomi kendi içerisinde dönen bir çarktır. Bu çarkın belli noktalarına çomak sokup ekonomimizi durdurmaya, bizleri 2023 hedeflerimizden uzaklaştırmaya çalışanlara fırsat vermemeliyiz.

Dünden daha fazla çalışıp, daha fazla üretip, daha fazla yatırım yapıp ülkemizin zor gününde ayağa kalkmasına yardımcı olarak, ülkemizi devirmeye, bizi güçsüz bırakamaya gayret edenlere inat biz daha güçlü olmalıyız.

Makalemi sonlandırırken, şair Mehmet Akif Ersoy’un şiirinden günümüze ışık tutacak bir kesiti siz değerli okuyucularımla paylaşmak istiyorum.

‘’ Unutmayın !

Her karanlık gecenin bir sabahı vardır.

Her kışın baharı vardır.

Karanlıktan aydınlığa çeviren, hüzünleri ferahlığa tahvil eden, bir yüce el, bir yüce kudret vardır.

Yusuf’u kuyudan alıp, Mısır’a Sultan eden bir güç vardır.

Musa’yı Firavun’un sarayında yetiştirerek, oraya hâkim kılan bir güç vardır.

Firavunları, zalimleri, hainleri zillete mahkûm eden, mazlumun ahına cevap veren, sabredeni mutlaka zafere ulaştıran bir irade vardır.’’

Ülkemizin ayağa kalkmasına ve kalkınmasına hep beraber destek vermek ve güçlü, refah içerisinde, iç huzuru sağlanmış, iç ve dış düşmanlardan arındırılmış mutlu bir ülkede yaşamak ümidiyle,

15 Temmuz 2016 hain darbe girişiminde ebediyete intikal eden şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize acil şifalar diliyorum.

Rabbim, bizlere bir daha böyle karanlık bir gün yaşatmasın…

Saygılar…